
Kendi masalını yazmak güzel bir duygu. Denemelisiniz Bir vardı bir yoktu. Gece oluyor anlamsız bir sessizlik, sabah oluyor duvarlarda duygusuz bir sessizlik. Kulağımın östaki borusundaki sessizliğin ince uğultusu yüzünden uyku tutmadı. Kuşluk vakti, saat sabahın beşi, ezan okunuyordu, kalktım. Her gün yaptığım gibi sıcak süt içine azıcık kahve, azıcık bal karışımını içtim, üstüne bir cigara tellendirdim. Kapadokya güneşinin ışığı, ağır ağır dağların arkasından yükseliyordu. Otelimi, oğlum başarıyla yürütüyor artık bana pek iş kalmıyordu. Sıkıldım , bu yaz ege kıyılarında bir köyde, bir kaç ay ev kiralayıp gideyim istedim. Fakat oraya da dertlerim benimle gelecek, yakın arkadaşlarımla sohbetlerimiz, sıkıntılar, çocuklar, memleketin hali olacaktı. Bir çay içmek için gittiğim kafede, yan masadaki delikanlının “aynen lan aynen, he aynen, taktım aynen…” den ileri gitmeyen konuşmalarına, arka masadaki genç kız...