Ayşe tatilde 3


Sanki donacağım, anasını satayım gevurun memleketi ısınmıyor. Yağmur, kafayı bozmuş prostatlı gibi, bir akıyooo bi duruyoooo.
Exeter Central’a gideceğim,( bknz Ekmelettin, ) Ne varmış merak ettim, hani sayın Gül ve sayın Ekmelettin burada okumuşlar ya. Neden sebeptir?
Üşürüm diye çorap aradım, yanlış çiftleştirdiğim çoraptan başka çorap kalmamış. Arkadaşım Emma, Meksikalılar bu gibi karışıklıkları günün uğuru sayarlar derdi.
Ben de giydim. İçimde külotlu çorap da var. Kim görecek botların içindekini. ( Biri beyaz biri gri.)
Öğlen bir güneş bir güneş for square dayım (siz için meydan),  küçük bir meydan. Her köyde her kasabada mutlaka bir meydan var. Yeşil parklar, içinde heykelcikler, fıskiyeli havuzlar. Öğlen tatilinde takım elbiseli erkek, uçuşan etekli kadın memurlar geliyorlar. Çimlere oturup küçük kese kağıtlara sarılmış yemeklerini yiyorlar. Giderken çöplerini mutlaka atıyorlar. Düşkün ve evsizler çöp tenekesi başında bekliyor onların attıklarını karıştırıp yarım sandviçleri yiyorlar. Ayyy adam çok pis.

Birden sabahki hava gitti, sıcak bastırdı. Nemli, nefes alırken kusma ihtiyacı duyulan, bunaltıcı, bulandırık bir hava geldi. Acıktım, karşı kafeden yakışıklı bir adam  bana baktı. Hah! İşte uğur dedim. Bir edayla  Eataly restorana girdim. Önce pizzalara baktım margherita bile pahalı. Makarnalar eh işte ama yok istemem. Artizanal İtalyan peynirleri, fior di latte mozzarella (inek sütü peyniri), atıştırmalık ufak bacconcini peyniri var ama doymam. Ricotta, scamorza, falan filan. Vazgeçtim, şık ve zengin insanlara  baka baka çıkarken son anda bir paket şehriye bir paket sebzeli makarna aldım. Nerede pişireceksem!
Yeşil, kalın camları üst üste koyup yuvarlatıp oturaklar yapmışlar. Su gibi duruyor. Oturdum, içimdekileri unuttum, botları ayağımdan çıkarttım gülesim geldi ama yapacak bir şey yok çorapları çıkarttım.
Anaaa bir de baktım biraz önce gördüğüm, bana baktığını zannettiğim, meydandaki tek yakışıklı adam gözlerini patlatmış  bana bakıyor. 
Hay sana! Meksikalı uğuru Türk'e bu kadar tutar dedim. Adamın içinden geçirdiklerini düşündükçe bana bir sinir geldi gülesim var ama adam bakıyor, hem tek başına gülünmüyor, kendimi sıkarken, gevşetirken altımı ıslattım.
Kuruyana kadar biraz bu tarafa biraz şu tarafa dönerek oturdum.
Şimdilik bu kadar

Have a nice daaaay. (İyi günleeeer)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KEVSER RUHİ.

HASAN UYSAL

AHMET TELLİ